Tokyo Ghoul

 

  Animelerde kült eser dediğimizde akla gelenlerden biridir belki de Tokyo Ghoul. Bu anime serisinde göze çarpan ilk şey karakterimiz Kanekinin içgüdüsel çatışmasıdır. O ne tam bir ghoul ne de tam bir insan, o bedenen ghoul olan fakat aklen insan olan bir karakterimiz. Her ne kadar insanlığını korumaya çalışssa da ghoulun içgüdüleri zaman zaman baskın olmakta,bu bize aslında insanının içgüdüleriyle nasıl mücadele ettiğini ve  onları nasıl dizginlediğimizi hatırlatan bir karakter. Kanekinin ghoullların ve insanların hayatına tutunabilmesi için çok çalışması gerekir. Çünkü hem ghoulların hem de insanların arasında yeri olan tek kişidir Kaneki. Bu süreç tabiki de kolay geçmiyordur onun için ama Anteikunun patronu olan Yoshimura ona Ghoul olma yolunda yardımcı olmaktadır. 

  Kaneki'nin yanı sıra animelerdeki diğer karakterlere de değinmek gerekir. Touka karakteri bize belki de bir çok erkeğe taş çıkaran kadını temsil eden, bir kadın ghoul olarak karşımıza çıkmakta. Öte yandan mazide kalmış yaradan dolayı kötülüğe bürünmüş nishio,serinin Vedat Milor'u diyebileceğimiz Tsukiyama ve Büyük Boss olan Jason karakterleri animeyi gerçekten güzelleştiriyor. Animede dikkat çeken taraf gerçekten kötü karakterleriimazide kalmış yaşanmışlıktan dolayı kötü olduklarını görmek insana taraf seçimnmesi gibi...Tabi bu ghoullar insanlar arasında rahat bir yaşam sürememektedir. Çünkü ghouln ve tek amaçları ghoulları avlamak.n de handikap oynatmaktadır.Özellikle Jason'ın işkence görmesi,Nishio nun ablasının öldürüllardan insanları koruyan bir ekip yani CCG baş belalarıdır.

Bizi kendi dünyamızdan çekip alması ve büyük boss savaşları bu animenin kült olmasının haklı sebepleri sayılabilir.Ne diyelim izlemeye değer bir anime.